Küresel İklim Değişikliği, Dünya Ekonomisini Olumsuz Etkiliyor: Cambridge Üniversitesi Araştırmacıları Uyardı
Küresel Ekonomiyi Vuracak Tehdit Uyarısı: “Olması Gereken Yerden Daha Yoksul”
Cambridge Üniversitesi climaTRACES Laboratuvarı’ndan araştırmacılar, iklim krizinin dünya ekonomisi üzerindeki potansiyel etkilerini analiz eden bir çalışma yayımladı. Yapılan araştırma, küresel gayri safi yurt içi hasılanın (GDP) 2100 yılına kadar yüzde 24’e kadar küçülme riski ile karşı karşıya olduğunu gösterdi.
PLOS Climate dergisinde yayımlanan bu önemli çalışmaya Kamiar Mohaddes ve Mehdi Raissi liderlik etti. Çalışma, sera gazı emisyonlarının olası en kötü senaryolarına dayanarak, iklim değişikliğinin toplumlarımız için yaratacağı büyük ekonomik tehdidi ortaya koyuyor.
GDP Neden Küçülüyor?
Bölgesel hava koşullarındaki ve doğal yapıdaki kalıcı değişiklikler, ekonomilere uzun vadeli zararlar veriyor. Bu etkiler arasında şunlar yer alıyor:
- Tarım ve Gıda Kaybı: Küresel sıcaklıkların artması su kıtlığı ve kuraklıklara sebep olarak dünya gıda arzının yaklaşık yarısını etkiliyor. Bu durumun zengin ülkelerin GDP’sini %8’e, düşük gelirli ülkelerin GDP’sini ise %15’e kadar azaltması bekleniyor.
- Aşırı Hava Olaylarının Maliyeti: Isınan gezegenin neden olduğu aşırı hava olayları, evlerde, iş yerlerinde ve belediyelerde geri dönüşsüz veya çok pahalı hasarlara yol açıyor. Yalnızca geçen yıl doğal afetlerin sigortalı kayıplarının yaklaşık 140 milyar dolara ulaştığı belirlendi.
Mohaddes ve Raissi, 174 ülkeyi analiz ederek, tarihsel hava koşullarını, adaptasyon ve azaltım (mitigation) modellerini kullanarak ülkeye özgü potansiyel kayıpları tahmin etti.
Herkesi Etkileyecek Bir Kayıp
Araştırma, iklim değişikliğinin kişisel etkilerini anlamada zorluk yaşanabileceğini, ancak ekonomik sıkıntıların herkes tarafından hissedileceğini vurguluyor. İklim krizinin etkileri şimdiden hissediliyor.
Delaware Üniversitesi’nde yapılan başka bir çalışma, küresel GDP’nin sadece 2022’de iklim değişikliği nedeniyle 1.5 trilyon dolar kaybettiğini tespit etti. Çalışma, bu kaybı şu şekilde özetliyor:
Finansal eşitsizliğin artması ile birlikte, düşük gelirli hanelerin zengin hanelere göre iklim değişikliğinden daha fazla zarar görmesi riskiyle karşı karşıya.
Maliyeti Düşürmenin Yolu: Paris Anlaşması
Araştırmacılar, iklim değişikliğinin yaşam ve ekonomi üzerindeki etkisini azaltmanın mümkün olduğunu gösteren hem en kötü hem de en iyi senaryoları inceledi. Ülkelerin Paris Anlaşması‘na tam anlamıyla uyması durumunda, küresel gelirde yüzde 0.25 oranında bir artış bile sağlanabilir. Bu, ülkelerin yıllık küresel sıcaklık artışını 0.01 santigrat derece ile sınırlamasını gerektiriyor.
Anlaşmaya tam uyum sağlamak için hükümetlerin yapması gereken çok iş olsa da, bu yolun iklim değişikliğinin etkilerini azaltmanın ve trilyonlarca dolar tasarruf etmenin en etkili yolu olduğu belirtiliyor.